Münir Bağrıaçık / DieGazete.de
Avrupa Türk Gazeteciler Birliği ATGB’nin Berlinli üyelerinin Kasım ayı toplantısında Alman devletinin uygulamaya hazırlandığı Korona yardımları hakkında Yeminli Mali Müşavir Sinan İlhan ve Medyanın Canlı Tanıkları bölümünde ise Berlinli Türklerin Sadık Editör olarak tanıdığı Sadık Karslı konuştu. Korona tedbirleri kapsamında maske ve fiziki mesafe kurallarına uyulan toplantı TDU’da gerçekleşti.
TDU Basın sözcüsü Doğan Azman’ın da katıldığı toplantıda ilk olarak söz alan ve gazetecilerin sorularına sabırla samimi cevaplar veren IHGP Steuer Firması Genel Müdürü Sinan İlhan, Kasım ayında çok sayıda şirket ve serbest meslek sahibinin Korona ile ilgili kısıtlamalardan etkilendiğini belirtti. Kasım ayı yardımlarını “Novemberhilfe” olarak tanımlayan Sinan İlhan, Federal Hükümet’in desteğinin 10 milyar Avro’yu bulduğunu söyledi. 28 Ekim 2020 tarihli Federal Hükümet kararı doğrultusunda ticari faaliyetlerini durdurmak zorunda olan kültür, sanat, medya alanında faaliyet gösterenler dahil tüm şirketler (kamu yararı güdenler de), işletmeler, serbest meslek sahipleri ile kamu yararı olsun olmasın tüm dernekler ve kurumların yararlanabileceğini aktardı. Otellerin de doğrudan etkilenen olduğunu ifade eden Sinan İlhan, nasıl yardım alınabileceğini ve nasıl başvuru yapacağını şöyle anlattı:
“Başvuruya uygun şirketler: Geçici kapanışlardan doğrudan etkilenen şirketler, işletmeler, serbest meslek sahipleri, dernekler ve kurumlar ile dolaylı olarak etkilenen şirketler, aşağıdaki hükümler uyarınca başvuru yapabilir:
Doğrudan etkilenen şirketler: Federal eyaletler tarafından yayınlanan 28 Ekim 2020 tarihli federal ve eyalet hükümetinin kararı temelinde ticari faaliyetlerini durdurmak zorunda olan tüm şirketler (kamu şirketleri dahil), işletmeler, serbest meslek sahipleri, dernekler ve kurumlar. Oteller doğrudan etkilenen şirketler olarak sayılır.
Dolaylı etkilenen şirketler: Satışlarının yüzde 80’ini kanıtlanabilir ve düzenli olarak, hükümetin kararından dolayı faaliyetlerini durdurmak zorunda olan şirketlerle ilişkili olan tüm işletmeler.
Yardım nasıl olacak?
Kasım ayı yardımı ile şirketin devlet yardımı yasası kapsamındaki mevcut kapsamının buna izin vermesi koşuluyla, Kasım 2019’daki ortalama haftalık cirosunun yüzde 75’ine kadar olan haftalık kapanışlarda 1 milyon Euro üst sınıra kadar hibe verilmektedir. Kasım ayı yardımı için 1 milyon Euro’yu aşan sübvansiyonlar için AB Komisyonu’ndan bildirim ve onay gerekmekte. Alman hükümeti şu anda daha yüksek hibeler için bu tür bir onay almak üzere Avrupa Komisyonu ile görüşmelerini sürdürüyor.
31 Ekim 2019 tarihinden sonra ticari faaliyetlerine başlayan başvuru hakkına sahip olanlar için, karşılaştırma cirosu olarak Ekim 2020’deki ortalama haftalık ciro veya kuruluştan bu yana ortalama haftalık ciro seçilebilir.
Şimdiye kadar alınan yardımlar mahsup edilecek mi?
İşletmelerin bu zamana kadar almış oldukları korona yardımları Kasım ayı yardımıyla mahsup edilecektir. Bu en başta Überbrückungshilfe ve Kurzarbeitegeld için geçerlidir.
Kasım ayında gelir elde edilirse ne olur?
Kasım ayında genel kapanışa rağmen satış yapılırsa, bunlar karşılaştırılabilir satışların yüzde 25’ine kadar dikkate alınmayacaktır. Karşılaştırılabilir satışların yüzde 100’ünden fazlasının aşırı finansmanını önlemek için, bunun üzerindeki satışlar için karşılık gelen bir mahsup yapılır.
Başvuru nasıl yapılır?
Başvurular “Überbrückungshilfe Ulusal Platformu” www.ueberbrueckungshilfe-unternehmen.de üzerinden önümüzdeki birkaç hafta içinde yapılabilir. Elektronik başvuru bir mali müşavir veya avukat tarafından yapılmalıdır. Ödeme, federal eyaletler tarafından “Überbrückungshilfe Platformu” aracılığıyla yapılacaktır.
5.000 Avro’dan fazla yardım için başvuruda bulunmayan serbest meslek sahipleri (Soloselbständige) için, incelemeyi yapan üçüncü bir şahıs aracılığıyla başvuru yapma zorunluluğu yoktur. Özel kimlik belirleme yükümlülükleri kapsamında doğrudan başvuru yapma hakkına sahip olacaklardır.”
Sadık Editör’ün gazetecilik macerası
ATGB Berlin toplantılarının değişmez gündem maddelerinden Medyanın Canlı Tanıkları bölümünde de Aktüel Europa, Gastroplus ve Aktüel Sağlık Dergilerinin Genel Yayın Yönetmeni Sadık Karslı gazetecilik deneyimlerini meslektaşlarıyla paylaştı. Sivas’ın Divriği ilçesinde doğan Sadık Karslı, “Asıl ismim Seyit’miş. Ancak benden önce doğan ağabeyimin adını yaşatmak istemişler ve sanki ben oymuşum gibi nüfus kayıtları öyle kalmış. O nedenle 18 yaşında asker oldum. Otelcilik Turizm okudum. Antalya’da kızımın Alman annesi ile tanışıp 1989’da Stuttgart’a geldim. Mercedes firmasında çalışırken, gönül koyduğum meslek olan gazetecilik aşkıyla Merhaba Gazetesi’nde muhabirlik yapmaya başladım. Ardından Sabah Gazetesi Baden Württemberg temsilcisi olarak İstanbul’a bağlı çalıştım. O günlerle ilgili unutamadığım bir anım var: Yaptığım röportajlar yayınlanmayınca İstanbul’a telefon ettim. Bana “Sen kendini gazeteci mi sanıyorsun. Röportajlarına sizi tanıyabilir miyiz sorusuyla başlıyorsun. Hiç tanımadığın birisiyle nasıl röportaj yaparsın” dediler. Bu benim kulağıma küpe oldu. Bu arada Hey Europa’yı beş yıl çıkardım. Ondan sonra da hep kendi dergilerimi çıkardım. Ancak bir kadın için geldiğim Almanya’dan, bir başka aşk hikayesinin peşinde Gazipaşa’ya döndüm. Orada da dergi çıkardım. Hemen arkasından da Alanya’ya taşındım. Orada da Aktüel Alanya dergisini çıkardım” dedi.
Fotoğraf çekmeye dijital makinalarla başladığını da belirten Sadık Karslı, İstanbul’da Medeniyetler İttifakı zirvesiyle ilgili bir başka anısını da paylaştı. Karslı şöyle konuştu: “Zirveye akredite oldum. En önde bir yere oturdum. Makinamı hazırladım. Bir çok ülkenin devlet erkanı salona aynı anda girdi. İşte o anda en öndeki ben, İstanbullu foto muhabirlerinin dirsek darbeleriyle en arkaya düştüm. O zaman fotoğraf çekmenin ne denli zor bir iş olduğunu anladım.”
Meslek hayatı boyunca çıkardığı dergi sayısını unuttuğunu belirten, buna rağmen hiçbir zaman çizgisinden ödün vermediğini de dile getiren Sadık Karslı yaşadığı zorlukları ve keyfi de şöyle dile getirdi: “Sadece reklamla yaşamak zor. Aktüel Alanya dergisini hem bayide satışa koydum, hem de abonelik sistemi vardı. Öyle ki Alanya gibi bir yerde 7 yüz aboneye ulaştım. Önce iki haftalık dergi olmaz dediler. Ben bir süre sonra haftalık çıkardım. Hep tek başımaydım. Sordukları zaman da dört kişiyiz diyordum. O zaman bile bu kadar az kişiyle nasıl başarıyorsun diyorlardı. Oysa çok çalışıyordum, grafik, tasarım, fotoğraf, haber, hatta dağıtım işlerini ben yapıyordum. Berlin’e 3 buçuk yıl önce geldim. Önce Aktüel Europa dergisini çıkarmaya başladım. Ardından da Gastroplus ve Aktüel Sağlık gibi mesleki dergileri Berlin’den yola çıkarak, Almanya ve Avrupa genelinde yaymaya başladım. Bu süreçte İstanbul ve Alanya’da çok iyi bir ekip oluşturdum. Profesyonelce çalışılıyor. Burada sorun ise reklamla yaşamak. Ben bir reklam dergisi değil de içinde reklam olan bir dergi istiyorum. Ancak dergi bedava dağıtıldığı sürece reklam verene bağımlı oluyorsun. Burada da abonelik sistemini oturtmak istiyorum. Dergicilik de dijital dünyaya ayak uyduracak ama asla yok olmayacak.”
Gündem yoğundu
Hem yaş, hem deneyim açısından derneğin en kıdemli üyelerinden olan Ali Yıldırım’ın yönettiği toplantı uzun sürünce ATGB üyelerinin 9 Kasım “Berlin Duvarı’nın yıkılışı” ve 10 Kasım “Atatürk’ün ölüm yıldönümü” ile ilgili anıları bir sonraki toplantıya bırakıldı. Aralık ayına bırakılan diğer konular da ATGB üyelerinin yayın ve gazetecilik sorunları, Medya emekçileri ve Türkçe hataları, ATGB Genel Kurulu için hazırlık – Tüzük değişikliği önerileri oldu. ATGB Berlin Basın Müzesi / Arşivi için Hüseyin İşlek’in getirdiği 36 karton dolusu Berlin’deki ilk Türkçe yayınlar için kendisine teşekkür edildi. ATGB’ye yeni üye kazandırma çalışmaları için de ilgilenen gazetecilere üyelik formu dağıtıldı.
İlk yorum yapan olun