İlhan Baba | DieGazete.de / Nürnberg
Koronavirüsü aşısı bulunmuş olsa da, koronavirüs etkisini dünya genelinde göstermeye devam ediyor. Covid-19 ile mücadele tıbbi, ekonomik, sosyal yönleriyle sürüyor. Evde kal, maske tak,1,5 metre mesafe bırak gibi sloganlar ile virüsün etkisi engellenmeye çalışılırken, bir yandan da salgının ekonomi dünyasında etkilerinin en aza indirilmesi için çaba gösteriliyor. Tedbirlerden en çok etkilenen sektörlerden birisi olan taksiciler, Federal Meclis’te görüşülen “Yolcu Taşıma Yasası”nda yapılacak değişiklikten de etkilenecek gibi görünüyor, bu nedenle Berlin’de protesto eylemleri yapıyor. Diğer yandan uygulanan kısıtlama kararları nedeniyle maddi yönden sıkıntıya düşen binlerce taksici, “Korona bitmezse, zor günler bizi bekliyor ve bu gidişle kontakları kapatırız.” dedi.
Tijen Nergiz: Aydınlıyım ve 16 senedir kendime ait takside çalışıyorum. Devletin verdiği yardımlardan iki defa yararlandım. İşveren olarak garantisi olan yeni taksilerle müşterilerimize hizmet vermek zorundayız. Arabanın yenilenmesi için de para gerekiyor. Korona nedeniyle işlerimiz kötüye gitmekte. Kısa zamanda koronavirüsün ortadan tamamen kalmasını bekliyoruz.
Mahmut Yorulmaz: Ankaralıyım, 55 yaşındayım ve 25 senedir taksicilik yapıyorum. Bütün dünyayı kasıp kavuran Covid-19 nedeniyle işlerimiz durma noktasına geldi. Kazancımız yüzde 80 azaldı. Bazen 3-4 saatde bir “far” yapıyoruz ve kazandığımız 15-20 Euro’yu da, yemek ve tuvalet için verip eve boş dönüyoruz. Koronavirüsü bitmezse ne yapacağız, eve nasıl ekmek götüreceğiz anlamış değilim.
İlker Alıravcı: Kahramanmaraş Pazarcıklıyım, 47 yaşındayım ve 3 senedir taksicilik yapıyorum. Kazancımızın azaldığı her gün, maddi ve manevi bitmek üzereyiz. İşlerin çok azalması nedeniyle birçok taksici arkadaşımız işi bırakıp, başka işler bulmaya yöneldi. Yarınımızı göremez olduk.
Sahin Fındık: Bingöllüyüm, 25 senedir taksicilik yapıyorum. İşlerimiz azalarak durumumuz daha kötüye gitmekte. Devlet yardımları var olsa da sürekli devlet yardımı gelmediğinde, durum ne olacak aklımıza bile getirmek istemiyoruz. Bağlı olduğumuz taksi merkezleri bizlere gereken yardımı bizleri biraz daha rahatlatmak için gereken desteği vermelidir.
Nuri Caner Gök: Nürnberg’de 500 üzerinde taksi, 2 binin üzerinde çalışan taksici arkadaşımız var. 48 yaşındayım, taksi sahibiyim ve 23 senedir bu işi yapıyorum. Devlet yardımları giderlerimize katkı sağlasa da, işlerimizin yüzde 80 azaldığı kesin. Salgın nedeniyle durumlar gerçekten kötü, bizim için bir müşterinin çok önemi var. Korona nedeniyle girdiğimiz bu sıkıntılı günlerde eve ekmek götürmek için gece gündüz çalışmak zorundayız. Gelecek günler hakkına üzücü bir şeyler söylemiyorum. İnsanları evlere kapatan virüs sona ermezse ve piyasa hareketlenmezse ekonomik anlamda işlerimiz daha da kötüye gidecektir.
Adem Canatan: Kırşehirliyim ve yaklaşık 20 senedir taksicilik yapıyorum. Salgın tedbirleri doğrultusunda uygulamaya sokulan kurallar nedeniyle kısıtlamalardan dolayı yolcularımızda büyük düşüş var. İşlerimiz daha da kötüye gideceğe benziyor. Her geçen gün daha sıkıntılı günlerin karşımıza çıkacağının tedirginliği içerisindeyiz. Bir an önce yoğun şekilde çalıştığımız eski günler gelsin istiyoruz.
Mehmet Tavus: 44 yaşındayım ve 7 senedir taksicilik yapıyorum. Koronavirüsü sona erdireceği söylenen aşının uygulanması hızlandırılıp virüs konusu sona erdirilmezse, kepenklerini kapatan firmaların sayısı çoğalırken ve bizler de kontakları kapatıp ne yapacağız diye kara kara düşünmeye başlayacağız. Bir an önce aşı konusunun bitmesini ve seyahatlerin başlamasını, fuarların açılmasını temenni ediyorum.
Recai Özkırım: Bandırmalıyım 67 yaşındayım ve 20 senedir bu işi yapıyorum. 20 senedir ilk defa başımıza böyle bir şey geldiği için de şaşırdım. Hem yaş, hem iş durumundan dolayı zor anlar yaşamaktayız. İşler sürekli kötüye giderse, esnaf kepenklerini ve biz de kontaklarımızı kapatmak zorunda kalacağız. Koronavirüsün sona ermesini bulunan korona aşısı çözecekse, bir an önce bu aşının herkese vurulmasını ve piyasanın açılmasını temenni ediyorum.
Mehmet Bal: 49 yaşındayım ve 6 senedir taksicilik yapıyorum. Korona nedeniyle işler çok azaldı. Bu nedenle 2 günde bir çalışmaktayım. Bilindiği üzere Almanya fuarlar ülkesi olduğundan fuar zamanları iyi iş yapıyorduk. Havaalanları kapalı, fuar yok, bizim işler de bitmiş durumda. Kredi çekmiştim, Allahtan mart ayında kredim bitecek. Kredim bitmeseydi durum ne olurdu, aklıma bile getirmek istemiyorum. Yapacağımız başka bir iş olamayacağına göre virüsün bitmesini ve piyasanın hareketlenmesini beklemek zorundayız.
Ali Can: 60 yaşındayım. 9 senedir taksicilik yapıyorum. Korona’dan herkes gibi ben de etkilendim ve psikolojik olarak baskı altına girdim. Taksiye her binen müşteriye Koronalı gibi bakar oldum. Korona nedeniyle var olan dertlerimizle birlikte biz taksicilerin bağlı olduğumuz merkezimizin yanlış tutumundan dolayı başka dertlerimiz de var. Taksi santralı dediğimiz derneğimizin yöneticileri üstüne düşen görevi yapmıyor ve sadece kendi keselerini düşünüyor. Taksi merkezine gelen başvuruları kablosuz dinleyemeyen bizlere funk kartı verilmediğinden, merkezi arayan müşterilere çok taksici hizmet veremiyor. Bir holding konumunda olan 5-6 milyon cirosu bulunan taksi merkezine her ay aidat olarak 230 Euro vermekte. Almanya’nın zengin taksi santralı istedikten sonra, durumu çok zorda olan üye taksicilerine gereken maddi desteği verebilir.
Muharem Uğurlu: Korona nedeniyle zorda kalmış esnaf ve işverenlere gereken maddi destek veriliyor. Bana da maddi destek yardımı yapıldı. Koronavirüsü gitmedikçe, destekler sona erdikçe piyasa canlanmadıkça bizlere verilen maddi yardımlar fazla işe yaramayacaktır. Bir an önce Koronavirüs sona ersin, beklenen özlenen günler geri gelsin. “Esnafım, hiç yardım alamadım” diyenlere de önerim, yeminli mali müşavirler üzerinden doğru düzgün bilgilere dayanılarak evraklar doldurulup başvurular yapılsın. Yapılan başvuruların durumu takip edilsin. Gelecek cevapta gecikme çok olursa, başvurunun yapıldığı yer aransın.
Binali Serin: Ortaya bir Covid-19 çıktı, esnaf ve işverenler dahil tüm nefes alan herkesi zorda bıraktı. Zorda kalan vatandaşlarına maddi ve manevi yardımı yapmak, sosyal ve hukuk devletinin görevleri arasındadır. Almanya başta olmak üzere çok sayıda Avrupa ülkesi virüsün ilk gelişinden itibaren küçük, büyük esnaf demeden gereken maddi desteği verdi. Taksi sahipleri olarak bizler bu yardımlardan da yararlandık. Çalışanlara da, JobCenter denilen kuruluş belirli ölçülerde desteğini gösterdi. İnsan yaşamını alt üst eden Korona denilen virüsün bir an önce yok edilmesi şart görünmekte. Sosyal hukuk devleti özelliğine sahip olmayan ve ekonomik yönden gelişmekte olan ülkelerin de işverene, esnafa, çalışan emekçiye yeterince yardım yapması gerekir. Ülkeler, güçlü olduğunu vatandaşı zor durumda kaldığında gösterir. İhtiyaç kadar gereken yardım, sürekli yapılmalıdır.
İlk yorum yapan olun